Pazar, Aralık 16, 2007

masal -II-

zamanin birinde tasli bir yoldan yuruyen bir kiz yolun kenarinda bir yildiz bulmus.
egilip daha dikkatli bakmis,
kucuk,
seffaf,
arada solgun bir isikla parlayan bir yildizmis bu.
birden yildizin icinde bir dalga yildizin tenine vurmus,
yildizin icindeki dalganin serinligi kizin sanki kalbine dokunmus.
" yoluma bununla devam etmek istiyorum" demis kiz.
yildizi gogus cebine koymus ve kalbi yanmaya baslamis ansizin.
ve bu atesle deliler gibi susamis,
ama yildizi kirip icindeki suya dokunmamis bile kiz...
yanmaya devam ettikce ve yolda ilerledikce
yildizin icindeki dalga bu sefer kizi serinletmek icin kabarmis.
gulumsemis kiz, yildizi opup, onun gozlerine bakmis. yildizin gozleri de yildiz yildizmis......

sonra itir kokulariyla dolu eflatun bir bahceye girmis kiz,
kokularla sarhos olup, seslerle dans etmis.
sonra karsisina buyuk bir canavar cikmis
ve kiz cok korkmus,
hem kendisi hem de yildizi icin ve kosmaya baslamis...
ama canavar o her adim attiginda karsisinda belirmis.
"benim adim mesafe" demis, "ister dur, ister kos",
sonra kiza daglarin, denizlerin, kayalarin otesinde oldugunu gostermis
ama kiz ellerini gogsunde birlesirip
"biz ikimiz hep burdayiz, bize orasi ve otesi yok ki" demis.
mesafe kaybolmus.........

eflatun bahce geri gelmis ilk yaz cicekleriyle,
kiz dans etmeye baslamis.
basinda sanki bir tac,
sanki dunya bir sahne
ve sanki en guzel sarki kalbinde.
sanki yildizlara oturmus sonra da ayaklarini sallamis lacivert gecede.
sonra daha da buyuk bir canavar gelmis birden bire.
sisli yuzu gorunmez, yuzunden niyeti okunmaz bir canavar
"hala dunyadasin kucuk kiz" ve "hala benim buranin efendisi",
adinin "zaman" oldugunu soylemis...
cok korkmus kiz,
hem kendisi hem de yildizi icin, solgun isikli seffaf yildizi...
uzanivermis eflatun bahcedeki dikenli gul bahcesine,
sirti kanarken duslere ucmus, ucmus da guzel bir ruyaya konmus.
uyandiginda canavar yok olmus,
"zaman" demis "durur dus kurarken, kalp ask ile kanarken"

eflatun bahcede konusmayanlarin sozlerini,
aglamayanlarin sizilarini
ve asktan olmuslerin asklarini dinlemis kiz.
semaya uzanan elleriyle sonsuzluga dokunmak istemis
istemiş de parmak uclari yanmis,
sonra yildizin kalbinden bir ruzgar esmis de
gecmis kizin ellerinin acisi.
kuyruklu yildizlar,
tek gunu omur bilen kelebekler
ve gulumseyen kedilerle arkadas olmus.

sonra bir yildiz daha gormus kiz yasemin kokulu eflatun bahcede,
ama ici kan kirmizi, isigi karanlik bir yildiz,
sanki kalbindeki
ama onun tam tersi sanki..
yildizin bir adim gerisinde bir kiz gormus,
sanki kendisi ama tam tersi...
kan gibi parlayan,ici karanlik bir kiz..
"benim adim nefs" demis canavar
"beni yok etmen icin
kendini yok etmen lazim ya da var etmen kendini yeniden yapabilirsen tabi"..
kiz, elini sakiyan bulbullere uzatmis,
bulbuller suskun,
erguvanlara donmus
hepsi solmus,
sirtini kanatan gullerden yardim dilemis sonra
"sizi kanimla sulamadim mi ben? canimin bir parcasi goncanda degil mi senin?"
guller viran, yuz cevirmis..
sonra birden gogsundeki yildiz da bogulmus da bulundugu mabedde
bir kosesini kizin kalbine saplayivermis..
kendine donmus kiz
o en son can yanmasiyla,
gozlerini gormus suyun yansimasinda..
karanlik, kan rengi gozler...
gozbebekleri bakar durur bosluga...

tutmus kalbini kanatan yildizi ativermis,
eflatun bahce yangin yerine donmus de
nefs, kiz ve yildizla beraber yuruyuvermis...

esas kizsa yativermis,
zamani duduran hayallerinin
ve mesafeyi asan hayaletinin arasina.
.elleri yildiz tozu ...

sessizligin sarkisi ve beyazin renkleri arasinda
duslemis durmus,
duslemis dusmus,
birisinin dusune golge olmus..
.zamanla rengi solmus,
ismi de adsizlara karismis,
yok olmus...

eflatun bahceye
ve kalbini kanatan yildiza,
karsinda yenik dustukleri nefse ragmen
yeni yildizlar istemis,
yeni kiyilara kosmus,
"gunese de inaniyorum ben geceye oldugu kadar" demis de...

yasemin kokulu bahcede seyyah olmus sadece,
bir gulun dalinda semaya bakar olmus,
bir ezgide muzigi duymus ve tek kelimeyle siir yazmis...
beklemek olmus....
her sey ona doner olmus,
kendini kaybetmis her yildiz dogumu,
her ay batiminda yeniden bulur olmus,
duslerde ucar olmus...
nefes alip nefes vermis,
kendi de nefes olmak isteyip durmus,
dili lal olmus da yine de konusmus durmus...
ellerinde hayal kelepcesi, ellerinde yildiz tozu...

Hiç yorum yok: